30 Mart 2018 Cuma

DÜNYA TÜRKLERİ KONGRESİ STRATEJİK ARAŞTIRMA MERKEZİ.



Yüce Türk milleti Şimdiye kadar Türklük ve Atatürk din üzerinden siyaset yapanlara dikkat etmek gerekmektedir.
Gerçek Türklük ve Atatürkçülük orta asya dan başlar Orta Asya olmayan hiç bir Türk milliyetçiliği yok hükmünde dir
Türklüğün 15 bin yıllık bir kültür ve medeniyet oldsuğunu bilmeyen Türk milliyetçisi olamaz yani bizlere ruh ve 
can veren Türklüğümüz dür Bu RUH Çanakkale de Anafartalarda Dumlupınarda hep bu ruh vardı Atatürk vardı bunu yok
sayanlar kabul etmiyenler Asla Türklükten Türk milliyetçiliğinden bahsedemez Bugün Türklüğe enbüyük desteği katkıyı
sağlayan ve Türklerin bile bilmediği Orta Asya Türk kavimler göçünü yansız Tarafsız gerçeklerine uygun olarak bizlere
ve dünya ya sunan profösörümüz rahmetli olaf johansen dir işte bu norveçli bilim adamından hepimizin utanması lazım
çünki Türklüğü gerçek değerine kavuşturan bir bilim adamıydı ve bunu dünya ya anlattık ve dünyadan muzazam destek
gördük ve sayfamızdaki bizi destekleyen İsveçli,Norveçli;polkonyalı,macar bulgar ve diğerleri Günety Amerikadan
destek verenler sayfaloarımızı ekledi çin,den vietnam koreden japonya dan ekliyen takip eden Tüm doslarımız bize,
destek veriyor Artık Türkiye de yapılacak biryekşey vardır Gerçek Türkmilliyetçileri Atatürkçüler mutlaka birleşmek
zorunda dır Biz ler Orta Ayacılar Dünya Türkleri kongersi Kemalist turancılar Sweden Worlad Marıtıme university
Kraçay Türkleri Orta Asya Türk kavimler göçü olarak birleştik ve bu birlikteliği ölümüne koruyacağız Ülkümüz Türklük
amacımız Atatürkçülük bu görüş ve düşüncede olan herkes sayalarımızı ekliye bilir Blogger sayfalarımız 1- Utuklar bir türk
kavimidir 2- karaçay türkleri 3- bağımsızlık benim karekterimdir 4- Arjantin turan partisi 5-Dünya Türkleri ko0ngresi
sayfalarmız 25 binkişi olmuştur bu da bizlere gurur veriyor Beni takip ederseniz sevinirim sweden world marıtıme university
öğretim eski üyesi saygılar

26 Mart 2018 Pazartesi

Basklılar V e Katolonlar Hun Soylu Türk tür

ORTA ASYA TÜRK KAVİMLER GÖÇÜ



Norveçli profösör olaf johansen Türk ırkının 15 bin yıllık bir ırk olduğunu çalışmalarında anlatır Orta Asya Türk kavimler
göçü nün ms 200-250 yıllarında ilk göçlerin Avrupa Uzakdoğu ve Amerika kıt,alarına yapıldığını yazmıştı yani Avrupanın
her bölgesine kavimler göçğü yaşanmış olduğunu Avrupa nın Güneyinden kKUzeyine bir çok bölgeye bu kavimler göçğü yaşanmıştır
basklar ve katolonlar Atillanın Torunları olduğumu yazılarında anlatır.ve Avrupa da birçok milletin Atalarının Türk olduğunu
anlatır bunu Google+sayfalarım da Blogge5r de Arşiv halinde bulunmaktadfır.




Katalonya’nın tarihi 10.000 yıl öncesine dek uzanır. Katalonya’nın bilinen en eski halkı, yarımadanın diğer bölgelerinde de olduğu gibi İberler idi. Katalonya kelimesi tarihte ilk kez 9. Yüzyıl‘da bölgede Müslüman Emevi baskınlarından korunmak için kurulan tampon bölgeye (Marca Hispanica) hitaben kullanılmıştır. Katalan kronolojik tarihi ve önemli kilometre taşları aşağıdaki şekildedir;

MÖ 10.000-800 Berberi, Bask, Kelt, Grek ve Kartacalı denizcilerin ve kabilelerin bölgeye ilk yerleşimi

MÖ 236 Kartaca Kralı Hannibal’in babası Hamilcar Barca‘nın Barselona şehrini ilk kuruşu ve şehre adını vermesi

MÖ 218-MS 300 Roma hakimiyeti ve Barca Şehri’nin üzerine Roma şehri Barcino‘nun kuruluşu

MS 460 Vizigot işgali ve Barselona’nın başkent olması
frenk kralı şarlamayn,charlamagne, katalan tarihi
Frenk Kralı “Charlamagne”

MS 711 Müslüman Emeviler’in Fransa içlerine kadar ilerlemesi ve 84 yıllık Müslüman hakimiyeti.

MS 878 Frenk Kralı Charlemagne önderliğinde Pireneler’in güneyindeki kontlukların birleştirilmesi ile Müslümanların Fransa’ya geçmemesi için bir tampon bölge (Marca Hispanica) oluşturulması ve aynı zamanda 500 yıl yaşayacak olan Barselona Kontlukları sayesinde bugünkü Katalonya’nın yapıtaşının oluşması.

1137 Barselona Kontluğu’nun Aragon Krallığı ile birleşmesi

1352 Katalan Parlamentosu için ilk adım olan “generalitat”ın kuruluşu

1479 Aragon Krallığı’nın Katalunya’dan ayrılarak Kastilya ile birleşmesi

1556 İspanya Kralı II. Felipe’nin Katalunya’nın Amerika ile ticaretini yasaklaması

1640 İspanya’ya ile 19 yıl süren “Orak Savaşı”. Katalunya’nın kuzeyinin Fransa’ya verilmesi

1700 Veraset Savaşları sırasında Katalunya’nın İspanya’nın düşmanı Habsburglar’la ittifakı

1714 İspanya Kralı V. Felipe’nin öc almak için Katalan yasalarını iptali ve Katalanca’yı yasaklaması

1737 İlk tekstil fabrikasının kurulması ve sanayii devrimi

1778 Amerika ile ticaretin serbest kalması

banner
1793 Fransa’nın Katalonya’yı işgali ve bağımsızlık sözü vermesi

1814 Fransa ve Napolyon orduları Katalonya’dan çıkartıldı

1840-50 Ekonomik büyüme ve Katalan Rönesansı

1892 Tarihte ilk kez “Bases de Manresa” deklerasyonu ile Katalonya’nın özerkliğine kapı aralandı

1909 Katalonya’nın İspanya-Fas savaşına asker göndermek istememesi sebebi ile bir hafta süren kanlı iç savaş “semana tragica”

1923-30 Diktatör Miguel Primo de Rivera tarafından Katalanca’nın yasaklanması

1929 İkinci kez Dünya Ticaret Fuarı’na ev sahipliği ve Barselona Metrosu’nun temel atımı

1931-34 İlk defa İspanya’dan özerklik statüsü alınması

1936-39 İspanyol İç Savaşı’nda Barselona’nın Cumhuriyetçi kanata desteği

1939-75 General Franco diktatörlüğü sırasında Katalanca’nın yasaklanması

1950-70 Katalunya’ya İspanyol işçi göçü ve Katalunya sahillerinde turizm patlaması

1977-79 Katalan Parlamento’sunun tekrar kurulması ve özerklik

1992 Barselona’nın çehresini değiştiren ve şehri dünyaya açan 92 Yaz Olimpiyatları
EtiketlerBarselona geçmiş İspanya Katalan tarihi Katalonya tarih
Bu yazılar da ilginizi çekebilir
barcelona'da fiyatlar
Barselona Fiyatlar
Barcelona’da Fiyatlar
9 March 2017
Barselona
Barselona Ucuz Oteller & Hosteller
12 February 2017
Barselona
Barcelona Apart Oteller
11 February 2017
Barcelona Otelleri
Barselona
Barcelona Otelleri
25 December 2016
fc barselona stadyum
Barselona
Les Corts Ve Pedralbes Semtleri
14 December 2016
antoni gaudi'nin eserleri
Barselona
Antoni Gaudi; Yaşamı ve Sanatı
14 December 2016
Kimler Neler Demiş?

Be the First to Comment!
avatar
Subscribe
Arşivdeki Yazılar
Arşivdeki Yazılar
Sea

24 Mart 2018 Cumartesi

A TRIBUTE IS A TYPE OF SOURCE
The Etruscans lived in the Etrurian region of Italy, located between the Tiber and Arno rivers. It is the name of a people who have surpassed their existence until the 6th century and are described by the Old Romans as Etruscans or Tuscians [1]. Etruscan people and culture gradually melted in the Roman Empire. The Etruscans were at a much higher level of civilization than the other tribes in Italy. It has been discovered in the present day that Roman civilization, from the gods in mythology, from law to roadbuilding techniques, has taken root almost entirely from the Etruscan civilization. The Etruscans' religion, as Cicero said, had an initiative organization based on an inspired religious and 12- .The name of the greatest god of the extremities was Turan.
The Etruscans, who have their own unique language, have been identified by the Greeks as Tyrrhenoi or Tyrrsenoi, but they have defined themselves as Rasna or Raśna. It is believed that the Roman city was founded in the territory of the Etruscans and that it was under the rule of the Etruscans of the city until they plundered the city of Veil of Romans (396 BC).
According to the Greek historian Herodotus, the Etruscans migrated from Lydia to Italy, as well as many historians linking the Etruscans with the customs of eastern civilizations. For these reasons the Etruscans argued that their origins were rooted in the Eastern civilizations.
The most recent work on the Etruscan roots was carried out by a group of genetic scientists from various Italian universities in 2004. In this research frame, DNA samples taken from 80 skeletons belonging to the Etruscans who lived between 7 and 3 centuries BC were taken and compared with the DNAs of various nations living today with a very careful study.
As a result, it is claimed that the genus of the Etruscans has the closest relation with today's Anatolian Turks compared to other nations. (Vernesi et al., 2004). As is often said in ancient Greek myths, this situation has been explained by the migrations from Anatolia to the Italian Peninsula in antiquity.
ETRUSKLER takes a very important place in Early Turks. Mr. Kâzım MİRŞAN Etruscan inscriptions, which we have known through researches on early Turkish history, were read in 1965 and published in the book "Proto-Turkish Writings" in 1970. In his first book, Mr. Ezturk's article written by Mr. Kâzım MİRŞAN has been read in Turkish according to the following ETRÜSK alphabet. In 1998, Kâzım MİRŞAN was examined thoroughly with the book "TRANSFERS DISTRIBUTIONS, WRITES and LANGUAGES", and after having examined the language and religions, ie belief structures, of ETRÜSKL, he made it clear that ETRÜSKLERİN is a Turkic.
Mirşan, K. 1970; Proto-Turks, p. 28
Mirşan, K. 1998; Etruscans, History, Writings and Language, p. 6
Adile AYDA, "The Etruscans were Turkish people?" Ankara 1974 book also covered the same subject. Adile AYDA has made similar statements especially in Turkish and Etruscan in these researches. Herodotus (d.448-425) says that the people of Attica are not Helen-backed and give a lot of information about the Etruscans. ETRÜSK language has not been read so far except K. Mirşan. Professor in Florence, who was the most authoritative scientist in Etruscan in Italy in 1995. Dr. After a week of meetings with Giovannangelo CAMPOREALE, he accepted that the Etruscan inscriptions of Kâzım MİRŞAN were early Turkish.
Two articles were published in the December 2005 issue of "Science and Utopia" on "TRANSFERS". First of all, this writer and the reader about the history of early Turkish history informed Sayın Erkan ILDIZ and Professor. Dr. I know the debt as a Turkish Nationalist who would like to thank Elif Tül TULUNAY. It is a big shortcoming that the work of Mr. Sayın Kâzım MİRŞAN, which is the most important researcher of this subject, is not utilized and that no contact is made with this subject.
The greatest development in our world for humanity has been the result of immigrations from Central Asia after the last glacial period. The greatest consequence of this great shift in people in Central Asia is the development of civilization in Central Asia, and especially the move to Europe.
Thousands of years of immigration. It is known that in the 5,000s it began to migrate to Scandinavian countries. Before the community we called ETRÜSK came to Italy, in France, They lived at 4.000 Glozel and in Austria. POWER TRANSMISSION We are aware of the remains that have been placed in the Tuscan region, called the Etrurye, which is rich in the mines in the 1,500-year-old Po basin.
The dominance of the TRUCKS continued as a superior civilization both on land and in the sea, from the north to the south of the Roman city from the Po basin. D. ö. 600 is the most powerful period. The city of Rome. 743 was founded by Romulus. Even today the symbol of the city of Rome, as seen in the statue in the city center of Rome BOZKURTTUR. The symbol of Bozkurt is also present in the official clothes of Roman police today.
TRANSFERS d. Up to the year 100, the superiority was maintained. TRANSLATORS I do not speak Latin

19 Mart 2018 Pazartesi

DÜNYA TÜRKLERİ KONGRESİ STRATEJİK ARAŞTIRMA MERKEZİ.


Değerli Yüce Türk milleti Afrin harekatına katılan askerlerimizi kutluyorum Yüce Türk milleti Asker siyasetin askeri değildir
Asker Türk milletinin askeridir Laik Türkiye Cumhuriyeti askeridir Türk ordusu üzerinden İster İktidar ister muhalefet kimse
Askerin yaptığı operasyonları sahiplenemez bu kazanılan zafer Türk milletinin zaferidir Çünki Genelkurmay başkanınında   altında
görevyapan subayların  Astsubayların Giydikleri üniforma Taşıdıkları kılıç silah lar onlara Türk milletinin emanetidir tıpkı,
geçmişte bizim giydiğimiz ü-niformalar Taşıdığımız kılıölar ve silahlar bize emanet edilmiş ise bizden sonra görev yapanlaraw
da emanettir yani Orduda siyaset partizanlık olmaz buna sonua kadar karşıyım Asker Emekli olduktan sonra istediği gibi siyaset
yapabilir şimdi asla olmaz Atatürk Kurtuluş savaşına başlarken Devleteki bütün görevlerini bırakmış milletin içine dönmüştü
ve söylediği söz aynen şudur Giydiğimiz üniformayı taşıdığımız kılıcı milletin emaneti olarak gördük ve bu emanetleri milete
karşı kulanmam diyerek bırakmıştır biz lerde aynısını yaptık işte asker olmak böyle birşeydir
ORTA ASYA TÜRK KAVİMLER GÖÇÜ.


KARAÇAY TÜRKLERİ ÇALIŞMA GURUBU.



Değerli Kardeşlerim sevgili milletim Olf Johansen diye cesur yiğit tarafsız bir bilim insanı ortaya çıkana kadar Orta Asya
da bu göçler nasıl oldu bugöçlerdeki kavimler kimdi neydi bir allahın kulu bilmiyordu çünki Türkiye de Tarihçiler Hiçbir
zaman Orta Asyayı baz almazlar ve büyük bir tarihi osmanlı ve cumhuriyet tarihine sık8ıştırırlar Halbuki Orta Asya Türk
lüğün çıkışnoktası olarak kabul edildiğinde göreceksinizki Bizlet 1071 Den önce de bu topraklarda vardık yıkılan bizans
imparatorluğu ordusunda Türk kökenli subaylar komutanlar vardı ve bu tarihi bir hakikattır Gelelim Orta asya Türk kavimler
göçüne Bugun bana binlerce mesaj geldi Bu Utuk(ütük)kavimini detaylı anlatırmısınız diye binlerce mesaj geldi bilhassa
çerkes kardeşlerimden Değerli yüce Türk Milleti Orta Asya Türk kavimler göçünün ilk göçleri Millat tan sonra 200-250
yıllarında başladı bu kavimler göçü içersinde yer alan Hunlar İLK büyük Türk kavimidir Ondan sonra sırası ile Utuklar
cermenler,vikingler tatarlar,volga bulgarları sırayla gelmektedir Bu Orta Asya Türk kavimler göçü milattan sonra 600-650
yıllarına kadar devam etmiştir Biz Çerkeslerin geldiği kavim Utuk(ütük)Türk kaviğmidir yani bİZ ÇERKERSLER Anadolu ya
1864 de gelmedik bizler 1864 de Anadolu daydık öndan önce de yani utuk kavimi ilk göçler ile Andolu ya gelenler olduğu
gibi Dünya üzerinde de dağıldık ve bugün dünyanın her yerinde yaşayan Utuk kavimine aidiyeti olan insanlar var yani çerkesler
utuk kavimi gibi bir Türk kavmine aidiyetleri vardır Utuklara ait birçok yazma eser arkeolojik bulgu ve belge var fakat
dünya üzerinde oynana oyun bu Tarihi gerçekleri ya gizliyor yada saklıyor Amaçlaerı Türk milletinin çoğalmasını istemeyen
güçler ve Türklükten Nefret edenler bize tarih yaratıyorlar ve onun için Türkiye de yaşıyan bazı  cahil cühele insanlar
çerkesleri Ayrı bir ırk olarak gösterme girmiştir Amaç Türklüğü yok etmektir Ve bu bilgilerin çoğu Moskova etmoloji müzesinde
olduğu biliniyor İslamiyet kulanılarak din kulasnılarak Türk milleti Araplaştırılmak istenmektedir bütün çalışma bunun
üzerine kuruludur Banana mesaj atan bana dua eden Tüm çerkes  kardeşlerimden Allah binkere razı olsun saygılar

5 Mart 2018 Pazartesi

ORTA ASYA TÜRK KAVİMLER GÖÇÜ.



KARAÇAY TÜRKLEDRİ ÇALIŞMA GURUBU.




Değerli blok arkadaşlarım gerek blogger den takip eden 25 bin kişi gerek internet sitemden 407 kişi gerekse tumblr drn
youtub dan takip eden arkadaşlar geçmiş bazı İnsanlara göre birşey ifade etmiye bilir bazı İnsanlar içinde çok şey ifade
eder Orta Asya Türk Kavimler göçü Dünya Tarihinde ender yaşanmış bir olaydır bu göç Akademik ve bilimsel olarak araştıruıldığımnda
Dünya üzerinde Türk ırkının akrabağlığı olduğunu nngöreceksiniz yani bu çalışmalar şerefli bir bilim adamı ciddiyeti ile
yapıldığında görüyorsunuzki bilinen bazı gerçeklerin yalan olduğunu göreceksiniz Dünya üzerine dağılan bu Türk kavimleri
yaşadıkları yerlere sonradan gelenlerin saldırıları ve baskıları veya gelen insanlar ile etkileşimleri dolayısı ile geçmişi
unutmuşlar unutturulmuşlardır bugün kızıl derililer buna büyük bir örnek teşkil etmektedir Norveçli profösör OLAF JOHANSEN
bu göçü en derinlemesine araştırılması için bir ömür harcayarak bu gerçekleri ortyaya koymuştur ve öldğü gün dünya bunu
çok iyi anlamıştır Bugün Dünya üzerinde yaşayan büyükbir Türk çoğunlukta bu olaylardan habewrsiz olarak yaşıyordu bizler
hocamızın emepğine saygı duyarak bizler onun çalışmalarını onun anısına bütün dünya ile paylaşıyoruz dünya üzerinde bir çok
üniverste ve bağlı bölümnletri bu konuyu çok iyi bilmektedir fakat hernedense bu konu nun fazla duyulmasını Türklüğün
15 bin yıllık bir ırk olduğunu dünyadan gizlemektedirler Orta Asya Türk Kavimler göçü olarak ilkez hocamız OLAF JOHANSEN
ortaya koymuştur yani uzak asyadan yakın asya ya ve avrupa Amerika Ya kadar göç etmiş olan türk kavimleri ve bu kavbimin,
devamı niteliğinde olan milletler bugün kendilerini farklı ırklar olarak Tanımlıya bilirler fakat şunu çok iyi bilmemiz
gerekiyorki Atalarının Türk olduğu gerçeğidir bunu Türkiye de de bilen yok çünki 1938 den sonra Türklük ile ilfgili çalışmalasr
dur durulmuş Türk  dil tarih kurumu farklı şeyler ile iştigal ettiği için bugün ülkemizdeki insanlar kürt alevi çerkez
diye utanmadan sıkılmadan ayrıştırılmaya devam ediyor işte bu da Türk olmayanların Türk  olanlara yaptığı büyük bir ihanettir
Atatürk 29/10/1923 de şöyle hitap eder Bağımsızlık mücadelemizi şanla şerefle sona erdirdik şimdi cumhuriyeti ilan eiyoruz
Cumhuriyetimizin Asli ve kurucu unsuru Türk milletidir der yani bu ülke de yaşayan çerkeslerinde bir Türk kavimi olduğunu
bundan 100 yıl önce söylemiştir çerkesleri ayrı bir ırk olarak görenler beyinsiz geri zekalıdır ve asla Türk milliyetçisi
olamazlar.
POBLACIONES TURCAS ASIÁTICAS CENTRALES.



ESTUDIO TURCO KARAÇAY GURUBU.




Queridos amigos, necesito 25 mil personas que sigan blogger den necesita sitio de internet para 407 personas tumblr drn
Algunas personas que han seguido a algunos amigos de youtube han expresado muchas cosas en algunas personas que tienen algo que expresar según las personas
Migración de las tribus turcas del Medio Oriente Como una rara ocasión en la historia del mundo, esta migración ha sido estudiada académica y científicamente
Akrabağlıg se nngör que la raza turca en el mundo que trabajan con este honorable gravedad de un científico
ves que algunas de las verdades conocidas son mentiras. Estas tribus turcas dispersas por el mundo
el lugar donde viven es el ataque de los posteriores y su interacción con las personas oprimidas o entrantes,
olvidadizos han sido olvidados hoy la piel roja es un gran ejemplo de este profesor noruego OLAF JOHANSEN
esta inmigración ha dedicado toda su vida a investigarla de la manera más profunda y ha puesto estos hechos en su lugar,
Hoy en día, una gran mayoría de los turcos que viven en la Tierra vivieron como habewrsiz en estos eventos.
Respetando el entusiasmo de nuestro maestro, compartimos su trabajo con todo su mundo en su memoria.
La universidad y sus departamentos afiliados son muy conscientes de este problema, pero cada vez que lo escuchan,
Son una raza de 15 mil años que secretamente oculta al mundo Asia Central Como inmigrantes de la tribu túrquica, nuestra maestra ilkez OLAF JOHANSEN
es decir, las tribus turcas que han emigrado muy lejos de Asia a cerca de Asia y Europa a América y esta tribu,
las naciones que están en la naturaleza de la continuación hoy se conocen a sí mismas como razas diferentes, pero no lo sabemos muy bien
Ancestros de ello es el hecho de que se necesita a Turquía debido a Turquía en 1938 y luego también está el ilfgil habla con la identidad turca también çalışmalas
Dado que la institución de historia del idioma turco se ha involucrado con diferentes cosas hoy en día, las personas en nuestro país son los círculos de llama kurdos
Sigue siendo separado de aburrirse, eso es también una gran pena que no traicionó los de Turquía no Turco
Ataturk se dirigió el 29/10/1923 Mientras luchamos por terminar nuestra lucha de independencia con gloria, ahora declaramos la república
principales elementos constitutivos de nuestra república y la nación turca es una de las tribus turcas circasianos viven en este país por lo que dice
Hace 100 años se decía que aquellos que ven a los circasianos como una raza separada no tienen cerebro y nunca son un nacionalista turco.
no se puede.

3 Mart 2018 Cumartesi

Expensive membros do google plus, siga minha página
ou mundo é mais forte do que nós. Somos fortes que nós o amamos e o círculo de amor está se expandindo aqui
,

POPULAÇÕES TURAS DA ASIÁTICA CENTRAL.


TRABALHOS DE KARAÇAY TURCO GURUBU.



Valiosa comunidade e amigos da comunidade Eu não sou um escritor de história ou escritor de romances
Uma realidade científica e histórica os escritos que estão nas minhas páginas. Todos vocês, meus amigos, estão sempre me seguindo
Em uma amizade de nível, todos vocês meus amigos são todos meus amigos, minhas páginas são amizades dos meus amigos e o resito é o mesmo
Agradeço a todos porque recebo o seu óleo para a sua amizade com sua própria obrigação, para essa aceitação essa responsabilidade na memória do meu professor.
Tentei explica ou seu trabalho ou mundo, é é, depois da morte do meu professor,
Eu compartilhei com você todo ou mundo que eu compartilhei com você e tentei te diga por computador e agora eu digo a você
Eu entendo que eu tenho que adicionar às páginas recebidas.
Estou satisfeito com você, enquanto nos entendemos, vamos crescer de novo e novamente Nós cresceremos Blogger Pages
25 mil pessaas passaram não YouTube, então é não Tumblr, então, na internet, e também uma força da amizade e fazer respeito

2 Mart 2018 Cuma

ORTA ASYA TÜRK KAVİMLER GÖÇÜ.


KARAÇAY TÜRKLERİ ÇALIŞMA GURUBU.



SEKELİSTANA ÖZGÜRLÜK SEKELLER AVRUPA DA AYYILDIZ LI BAYRAK DALGALANDIRAN TEK TÜRK ÜLKESİDİR VE ONA SAHİP  ÇIKILMALIDIR.



Giriş

Sekelistan masallardaki gibi neredeyse hiç bilinmeyen bir ülkedir. Bu ülkeyi efsanelerin ve yanlış bilgilerin ardında kalmış bir kara parçasının sonunda bulabilirsiniz. Transilvanya’nın doğusunda, esasen Karpat Dağlarının doğu silsilesinde yer alır. Yüzölçümü yaklaşık 13,500 km2  (Lübnan’dan biraz daha büyük) nüfusu ise 700,000 civarındadır (İzlanda nüfusunun iki katından daha fazla).

Sekellerin Tarihçesi

Sekeller, Macar lehçelerinden birinin farklı ağızlarını konuşurlar; fakat farklı bir topluluktur. Sekellerin kökeni efsanelerin arasında kaybolup gitmiştir. Kendi inanışlarına göre Atilla’nın 453’te ölümü ve devamında gelen Hun İmparatorluğu’nun çöküşü sonrasında Karpat Havzası’nda muhkem bir yere çekilen 3000 Hun savaşçısının torunlarıdırlar. 895’te Macarlar gelene dek burada varlıklarını devam ettirmişlerdir. Orta Çağ’ın Macar vakayinameleri de Sekellerin Atilla’nın torunları olduklarını ve Macarlar geldiklerinde orada bulunduklarını kaydetmektedirler.

Bazı tarihçiler ise Sekellerin bölgeye Macarlardan evvel geldiklerini fakat Hunların değil Avarların torunları olduklarını kabul etmektedirler. Bazıları ise Macarlarla beraber geldiklerini ve Esegel veya Eskil denilen topluluğun torunları olduklarını düşünmektedirler. (İsimleri Arap ve İran kaynaklarında sadece S’k’l sessizleri ile kaydedilmiştir). Bu topluluğun anavatanı bugünkü Başkurdistan civarıdır. Bir diğer grup tarihçi ise Hazar İmparatorluğu’ndan gelen Kabarlar olduklarını düşünmektedir.

Ataları kim olursa olsun, Sekel kültürü, eski sosyal ve siyasi teşkilatlanmaları göstermektedir ki kesinlikle bir Türk Boyu ile ilişkilidirler.  Sekeller,  eski Göktürk Alfabesi’ne çok benzer bir alfabe olan kendi alfabelerine sahiptirler. Milli renkleri mavidir ve üzerinde altın sarısı bir güneşle gümüş rengi bir hilal olan bayrakları gök mavisidir. Sekellerin 6 boyu ve her boyun 4 kolu vardı. Birçoğunun adı Türkçedir. Ayrıca, Sekeller Macar Ağızları konuşmalarına karşın, dillerinde Macarcadakinden daha katı bir ünlü uyumu söz konusudur.  Yine bu özellik de dillerinin Türkçe ile olan ilgisini göstermektedir.

Macarların gelişinden sonra Sekeller, sınırları korumak için bu bölgelere dağıtıldılar. Savaş zamanında görevleri hücum durumunda öncü kuvvet olarak, geri çekilme durumunda ise artçı kuvvet olarak savaşmaktı.

Daha sonra, 11. yy.ın başından itibaren Sekeller önce güney, sonra da doğu sınırlarını korumak amacıyla çoğunlukla Transilvanya’da toplandılar. Burada teşkilatlanarak Latince (zamanın resmi dili) Regnum Siculorum (Sekel Krallığı) dedikleri ülkelerini oluşturdular. Bu ülke Macar nüfusunun bulunduğu bölgelerden farklı bir şekilde teşkilatlanmıştı. İlçeler yerine, ‘sedes’ (makam sandalyesi) denilen yönetim birimlerine ayrılmışlardı. Her bir makamın kendi meclisi vardı; fakat tüm milleti ilgilendiren konularla bir üst kurum olan Sekel Milli Meclisi ilgileniyordu. Ülke Sekellerin içişlerine müdahale etmeyen Macar Kralları tarafından derebeylik olarak tanınıyordu. Buna karşılık Sekeller de geleneksel askeri görevlerini yerine getirmek durumundaydılar.

1526’da Macar Devleti’nin çökmesinden sonra Osmanlı Sultanları da Sekel Muhtariyeti’ni tanıdılar.

Fakat Transilvanya’nın Macar yöneticileri bu toprakları işgal edip buralarda yaşayan insanları kendi hizmetleri için kullanmak amacıyla Muhtar Sekel Devleti’ni ortadan kaldırmaya niyetlendiler. Bu müdahale bir takım savaşlarla ve haklarını savunan Sekellerin isyanlarıyla karşılık buldu. Sekellerin bu özerk durumu Avusturya İmparatorluğu’nun 18. yy.da Transilvanya’yı işgal etmesinden sonra daha büyük bir darbe aldı. 1848’de Avrupa’yı silip süpüren ihtilaller dalgası Transilvanya’ya ve Sekelistan’a da ulaştı. Sekeller kendi hükümetlerini kurmak istediler fakat Macarlar buna karşı çıktı ve Sekel ileri gelenlerini Macar İhtilali’ne katılıp siyaset işlerini Macarlar’a bırakmaya ikna ettiler. Sekeller bunu kabul ettiler ve askeri güçleri ile birlikte Macarlar’a katıldılar.

Bu gelişmelerin zamanlaması Macarlar için isabetli olmuştu çünkü Transilvanya Macarları, Romanya’nın sebep olduğu korkunç bir felaketle karşılaşıyordu. Romenler, tarih sahnesinde ilk kez 10 yy.’da Bizans Kaynakları’nda Balkanlarda yaşayan yarı göçebe bir topluluk olarak kaydedilmişlerdir.1 13. yy.’dan itibaren Transilvanya’nın birçok bölgesine sızıp yerleşmiştirler.

Romen tarih kitaplarından bir kaçını okuduğumuzdaysa, Romenlerin eskiden beri Transilvanya bölgesinde yaşadıklarını, her zaman nüfusun çoğunluğunu oluşturduklarını “öğrenebilmekteyiz.” Bu kitaplara göre, Romenler mütemadiyen yerleşik, barışçıl ve zeki insanlardı; Avrupa’da yüksek bir medeniyet geliştiren ve hatta bazı yönlerden Yunan ve Roma medeniyetlerinden  de  üstün  olan  ilk   yerleşimciler   arasındaydılar.   Bu kitaplarda Romenlerin yerliliğinin “en eski dönemlere” uzandığına gayr

1 Mart 2018 Perşembe

ORTA ASYA TÜRK KAVİMLER GÖÇÜ.


KARAÇAY TÜRKLERİ ÇALIŞMA GURUBU.




Değerli Yüce Türk milleti Türklük ile ilgili ne Orta Asya da nede kafkaslarda çok derinlemesine bir araştırma yapılmamış
Türklüğün çıkış yeri Orta Asya olduğu kabul edildiğine göre bu kavimler göçüne katılan kavimlerin büyük bir çoğunluğu
Türk kavimleri olduğu bilinmesine rağmen bu konu üzerinde hiç çalışma yapılmamış Türklük ile ilgili bilgiler yüzeysel
olarak kalmıştır bugün Norveçli profösör olaf johansen bu çalışmaları yapmasa idi bu konular tam anlamıyla bile miyecekti
ve Türk milleti hakkın da yaptığı çalışmaların altında bu bğüyük milletin bukadar basit ve kültürsüz bir millet olmadığını
ortaya koymak için çalışmış yansız tarafsız bir bilim adamı ciddiyeti ile çalışmış ve bunu ortaya koymuştur yani eğer o
çalışmalar yapılmasa idi vikinglerin,Cermenlerin Utukların volga bulgarlarının tatarların,ve diğer kavimlerin Türk kavimi
olduğunu bilen varmıydı sadece hunlar ve oğuzlar Türk olarak biliniyordu çerkeslerin utuk kavminin devamı olduğunu
kim biliyordu bunu biz çerkesler bile bilmiyorduk Türk lük ile ilgili araştırma yapılması için Türk dil tarih kurumu kurulmuş
ve bu araştırmala<rın yapması için görevlendirmiştir fakat ölümünden sonra bu çalışmalar yapılamamıştır yani bu orta asya
Türk kavimler göçü ortaya çıktığından beri rahatsız olmuştur Göbek tepe höyük ünde yapılan araştırmalarda 12 bin yıl,a  varan
bir Türk Kültür ve medeniyeti ortaya çıkmıştır yani bu kazıları takip edenler şunu çok iyi görmelidirki göbek tepe de bulunan
kaya oyma yazılar Türkçe dir ve bu da anlaşılıyorki bu eserler Anadolu nun Türklüğün nekadar zamandır Anadolu da olduğunun
belgesi dir ve orda çıkan yazıtlar Türklüğün tapu senedidir.